Murat KızılcaCarrie’den yeni poster! Yeniden çevrimlere her zaman kuşkuyla yaklaşırım. Hele ki Stephen King’in aynı isimli romanından beyazperdeye uyarlanan Brian De Palma imzalı Carrie gibi yeri çok özel olan klasiklerin yeniden çevrilmesine pek anlam veremiyorum. Gene de önyargıyı rafa kaldırıp, sakin kafayla filmi izlemeden önce bir şey söylemek istemiyorum. Yeni Carrie ülkemizde (bir değişiklik olmazsa) Kasım 2013 başında gösterime girecek. O zamana kadar susup beklemek en doğrusu.
Yönetmenliğini Kimberly Peirce’ın yaptığı yeniden çevrimin başrollerinde Chloë Grace Moretz, Ansel Elgort, Julianne Moore, Judy Greer, Gabriella Wilde ve Portia Doubleday yer alıyor.
Bu arada yeni Carrie’nin reklam çalışmaları tabii ki tam gaz devam ediyor. En son yayınlanan poster, amiyane tabirle yıkılıyor. Ne yalan söyleyeyim, ben posteri çok beğendim. Bakalım siz nasıl bulacaksınız?
Konu: “Carrie White, akranları tarafından dışlanan utangaç bir kızdır. Aşırı dindar annesi, güya korumak adına, onu dış dünyadan mümkün olduğunca uzak tutmaya gayret eder. Okulun mezuniyet balosunda çok fazla ileri giden arkadaşları yüzünden Carrie’nin telekinetik güçleri açığa çıkar. Öfkeli Carrie, bütün kasabaya unutumayacakları dehşet dolu bir gece yaşatmak üzeredir.”
bekleyip göreceğiz
Romanını da orjinalini de izlemiş biri olarak hala Carrie Fisher rolü için bu kızın çok güzel olduğunu düşünüyorum.
Stephen King korku hissini şahane betimeleyen, olaydan ziyade duygu üzerine duran ve genelde çok düşünülmemiş, basit olay örgüleri ve sonlar yazan bir yazardır. Bu yüzden soyut King romanlarının sinemaya uyarlanmaması gerektiğini düşünüyorum. Ama binlerce yönetmen yılmayıp Stephan King romanlarıyla 14. sınıf korku filmleri bullshitlemeye devam ediyorlar… Gümbür Gümbür ”The Shining” dışında bu kaideyi yıkan bir film henüz izlemedim. Bütün 14. sınıf Stephen King sinema uyarlamalarının içlerinde ise yalnızca iki tanesini bende özeldir;
1.si Hayvan Mezarlığı. çok küçükken hem kitabını okuyup hem izlediğim ve haliyle çok etkilendiğim bir filmdi. Büyük ihtimalle bu yaşta izlesem nefret ederim ama güzel bir anı olarak kalsın daha iyi :)
2. si ise 1976’da Brian de Palma’nın yönetmenliğini yaptığı Carrie… Aslında esas kız (veya antiesas kız) Carrie gibi görünse de romanın esas kızı ”KAN ve KADIN OLMAK” dır şüphesiz… Göğüslerin ”kirli yastıklar” şeklinde adlandırıldığı, doğum yapmanın kadın olmayı hatırlatan utanç verici bir doğa olayı olduğu, adet görmenin bir lanet olarak algılandığı garip bir evrende geçiyor (carrie ve beraber yaşadığı annesinin evreni)… İlk sahnesinden son sahnesine kadar kova kova kanın aktığı film ise hiçbir zaman bir ”gore ya da teen slasher” etkisi yaratmamıştır bünyemde. Belki de bu yüzden etkileyici ve özel bulduğum bir Stephen King romanı uyarlaması olarak yer etmiştir bende.
Neyse, 1976 yapımında Carrie White’ı Sissy Spacek canlandırmıştı. Sissy Spacek fiziksel olarak özel bir kadındır. Ruh gibi görünmek, istediğinde yok olmak onun fiziğinde bir kadın için mümkün. Aynı şekilde bir kainat güzeli gibi görünmek, tüm dikkatleri üzerine çekmek de onun fiziğindeki bir kadın için mümkün. Ama 2013 yapımında Carrie White’ı canlandıracak olan Chloë Grace Moretz için aynı şeyi söyleyemem. Bu kız saf ve katıksız güzel bir kız, ”sıradan” derecede tipik Amerikan güzeli bir kız. Okulun popüler kızı rolü için evet, ama Carrie White için çok başarısız bir seçim olduğunu düşünüyorum ben de…
Tüm bu sebepler toplanınca Carrie 2013 için heyecanlanmamı gerektirecek bir durum görünmüyor. Korku filmi severim ama bu filme denk gelmek için özel bir çaba sarfedeceğimi zannetmiyorum…
NOT: Julianne Moore ”Hannibal” filminde daha önce JodİE Foster’la beynimize kazınmış Clarise Starling’i canlandırmıştı. ”Yerine geçen” olmak genelde pek hoş karşılanmaz ama Julianne Moore bu yükün altından başarıyla kalkmıştı ben hiç yadırgamamıştım. Şimdi de son derece başarılı bir ”Margaret White” yaratan Piper Laurie yerine geçecek. Filmin screenshotlarından anladığım kadarıyla bu işin de üstesinden gelmiş gibi :)