Yureiyashiki No Kyofu sürprizli sayılabilecek öyküsü, müziği, gotik estetiği, sabit kamera ve karanlıkla dolu geniş ekrandan faydalanan gerilimine kadar başarılı bir film.
The Maid'in tuhaf bir havası var. Filmin ilk bölümünde Rosa'nın çalıştığı evin içinde köşe bucak dolaşan kamera, her an bir hayalet ortaya çıkacakmış gibi yaparak izleyiciyi diken üstünde tutmaya çabalıyor.
Grotesque; sadizm, tecavüz, işkence, adam öldürme gibi öğeleri ardı ardına veriyor. Bir olay örgüsü kurmadan seyirciyi vahşetin doruklarında gezdiriyor.
Küçük Denizkızı Ponyo ile hayal gücünün sınırlarına bir yolculuk yapıyoruz. İlerleyen yaşına rağmen Miyazaki'nin anlatacak ve çizecek çok fazla hikayesi olduğu anlaşılıyor.
Natural City çok bilinen birkaç bilim kurgunun karışımından oluşuyor. Blade Runner'ı referans alması ise büyük bir cesaret örneği olarak gösterilebilir.
Late Bloomer (Osoi Hito) (2004), dilsiz ve ileri derecede bedensel engelli bir seri katilin boğucu hikayesini anlatıyor. Filmi çok özel yapan şey, başrolü oynayan aktörün gerçekten de engelli olması… Basit bir video kamera ile 4 sene içinde çekilen film, 2004 yapımı olmasına
Gelmiş geçmiş en ünlü kung-fu filmi olarak kabul edilen The 36th Chamber of Shaolin, bir film olmanın ötesinde, pop kültür üzerinde derin etkileri olan gerçek bir kült klasik. Kung-fu ve karate filmlerinin üstadı Shaw Brothers, bugün bütün dünyada, uzak doğu dövüş sanatlarının
Bazı yönetmenler türleri birbiriyle harmanlayarak uçuk projelere imza atıyorlardı. İşte bu harmanlamadan doğan bir film; The Legend of the 7 Golden Vampires.
Ninjalar, havada uçuşan Shurikenler, vücut uzvuna takılabilen makineliler ve tazyikle fışkıran kan! İşte karşınızda The Machine Girl!! Sam Raimi yıllar önce Ash karakterine testere takıp Army of Darkness’ın üzerine salı verdiğinde olayın buralara kadar gelebileceğini düşünmemişti sanırım. Planet Terror ile çıkış yakalayan