İntikam filmleri

Yeni Miike filmi Hara-Kiri: Death Of A Samurai, Masaki Kobayashi’nin 1962’de çektiği Hara-Kiri’yi (Seppeku) yeniden yorumluyor.

Punisher: War Zone filminin hayranlarına tek getirisi Rob Zombie, Slipknot ve Slayer gibi isimleri içinde barındıran güçlü soundtrack olmuş.

I Saw the Devil, Güney Kore sinemasının son on yıldaki yükselişine oldukça esaslı bir tepecik daha koyan, orijinal bir intikam öyküsü...

Motosikletinin üzerinde elinde makineli tüfeğiyle, kafası bandanalı, genç ve asi bir Amerikalı, arkadan ona sarılmış bir fıstık. Bir nevi "at, avrat, silah"... İşte film budur!

The Skin I Live In, bir nevi modern zaman Frankenstein’ının adım adım intikam yolunda ilerlemesini ürpertici bir biçimde anlatıyor.

Hwanghae, Güney Kore’nin sinemaseverlere şimdilik son hediyesi. Nefes nefese izlenen, kora kor bir intikam hikayesi. Kaçırmayın.

İnsan nasıl bir varlıktır? Kötü mü yoksa iyi mi? Yaşamaya hakkı olmayacak kadar kötülük yapabilir mi? Dogville.

Machete ile başlayan sahte fragman bağımsızlık mücadelesi, Hobo With A Shotgun ile arayı fazla soğutmadan devam ediyor!

Revenge: A Love Story, Uzakdoğudan kopup gelen onlarca intikam filminden biri. Kabaca Oldboy ile Dream Home filmlerinin bir araya gelmiş hali gibi.

Confessions, başlarda klasik bir Japon lise filmi gibi gözükse de derin psikolojik hesaplaşmalarla farklılığını gösteriyor.

Yaklaşık 200.000 dolar gibi düşük bir bütçeye sahip olan filmde çete lideri rolünde ünlü yönetmen Sam Raimi’yi, çetedeki elemanlardan Chain Man rolünde ise kardeşi Ted Raimi’yi izlemek kesinlikle ilginç bir deneyim.

Bir Rodriguez projesi olarak bakıldığında, süresi içerisinde en fazla güç kaybeden filmlerden biri diyebiliriz Machete için.

Vigilante, intikam filmlerine düşkün bünyeler için kesinlikle doğru adres. Ayrıca Forster ve Williamson’ı beraber oynarken izleme keyfi de bir başka artı nokta.

Inglourious Basterds, 2,5 saat hoş vakit geçirmek isteyenler için ideal bir seyirlik olabilir. Ancak ne Tarantino’nun en iyi filmi, ne de yılın sinema olayı.

Ninjalar, havada uçuşan Shurikenler, vücut uzvuna takılabilen makineliler ve tazyikle fışkıran kan! İşte karşınızda The Machine Girl!! Sam Raimi yıllar önce Ash karakterine testere takıp Army of Darkness’ın üzerine salı verdiğinde olayın buralara kadar gelebileceğini düşünmemişti sanırım. Planet Terror ile çıkış yakalayan eğlencelik çöp gore sineması Japonya’da kendine yer edinmeye başladı. Tokyo Gore Police ile benim gibi Mega-Gore meraklılarının beğenisini …

Serdar Akar’ın yönettiği Barda (2007), nedensiz şiddeti Türk örf ve adetlerine uydurarak işleyen bir film.

Mega-ucuz bütçeli, tecavüz ve intikam temalı istismar filmleri kategorisinde Thriller en grym film, her ötekisinemaseverin kütüphanesinde yer alması gereken bir film.