Mega-ucuz bütçeli, tecavüz ve intikam temalı istismar filmleri kategorisinde Thriller en grym film, her ötekisinemaseverin kütüphanesinde yer alması gereken bir film.
Türk sinemasında tecavüz ve intikam filmleri arasında belki de en dikkat çeken filmlerden birisi İntikam Kadını’dır. Tecavüz konusunun Türk Sinemasına hangi filmle girdiği tam olarak bilinmese de 1951 yapımı Beni Mahvettiler filmi bu konudaki ilk filmlerden biri olarak kabul ediliyor. İntikam Kadını’nda
L’Ossessa yada bilinen diğer isimleriyle The Tormented, The Sexorcist ve The Eerie Midnight Horror Show içinde çok iyi korku sahnelerini barındıran unutulmuş bir İtalyan soft X Exorcist klonudur. The Exorcist’in başarısından sonra çekilen klonları içinde bence en ilginç olanı. Çünkü bu filmde
Satanico Pandemonium nunsploitation düşkünlerinin mutlaka izlemesi gereken bir film. Öteki sinemaseverlere de pişman olmayacakları bir deneyim yaşatma ihtimali yüksek.
1978 yapımı Meir Zarchi’nin (ilk filmi olduğunu belirtelim) yönettiği kült bir film I Spit On Your Grave. Açık bir şekilde bir tecavüz ve intikam filmi. Film çekildiği 70lerde oldukça ün salmış ve tartışılmış. “Day of The Woman”, “I Hate Your Guts”, “The
Kuşkusuz 70’ler ve 80’lerde Amerika ve Avrupa sinemasında rezil WIP (Women in Prison) filmler altın çağını yaşamaktaydı. Buna karşın Asya sinemasında ise Sukeban (kadın mafya) macera ve istismar filmleri erkek hayranların rüyalarını süslüyordu. Dönemin Pinku Violence filmlerine baktığımızda Sukeban Serisi işlenen macera
İlk bakışta muhteşem posteriyle sıradan bir intikam b-filmi olarak göze çarpan Exterminator, İlk Kan’ın yanında yer almayı hak eden bir Vietnam’dan eve dönüş filmi.
Sinemada Tecavüz ve İntikam filmleri çok işlenmeyen bir konu olmasının yanı sıra sinemada en çok tartışılan konulardan biri olmuştur. Kadına karşı şiddetin özendirilmesi tartışmaların çıkış noktasıdır. Irza Tecavüz filmleri dediğimizde çoğu kişinin ilk aklına gelen, yakın zamanda izlediğimiz “Irreversible” filmidir. 1976 yapımı
Taze beyin peşinde koşan Zombiler, Kurtulmaya çalışan bir avuç insan, gizli hükümet deneyleri ve deli doktorlar… İstismar sineması meraklılarının aradığı her şey bu filmde! Kuzey Amerika Sinemasının nesli çoktan tükenmiş arızalı yönetmenlerinden Quentin Tarantino ve Meksika’lı yardakcısı Robert Rodriguez’e ait Grindhouse projesi
Doksanlar denilince ilk akla gelen kült filmlerden biri de Alex Proyas üstadımızın yönettiği The Crow’dur. Doksanlı yılların ex-generation gençliğini oldukca etkilemiş olan film gerek karanlık yapısı gerekse talihsiz bir kaza sonucu Brandon Lee’nin ilk düzgün filminde vefat etmesi sonucu kısa zamanda kült