Öteki SinemaJames Cameron’ın Avatar filminden önce, çok sevilen Japon manga serisi Battle Angel’ı yapma planları vardı. Ne yazık ki, Cameron tüm enerjisiyle Avatar üçlemesine odaklandığı için, bu proje askıya alındı.
Filmin yapılacağına dair verilen sayısız söze rağmen, manga hayranlarının şüpheleri sona ermedi. Ancak Mexico City’de düzenlenen bir teknoloji forumunda Cameron Gravity’nin yönetmeni Alfonso Cuaron ile bir sohbet gerçekleştirdi ve üç projesinden bahsetti. Battle Angel’ı Avatar 2 ve 3 sona erdikten sonra yapacağını açıkladı.
Cameron konuşmanın ortasında filmlerde kullanılan teknolojiye ve yönetmenliğin doğasına dair yorumlarını söyledi. Oldukça ünlü ve başarılı yönetmenin ağzından oldukça ilginç kelimeler çıktı.
Battle Angel hakkında çok fazla bilgisi olmayanlar için kısaca açıklayalım: Cameron’ın versiyonu Battle Angel Alita denilen dokuz bölümlük bir manganın bilim kurgu anime uyarlamasına dayanıyor. Mangada bastırdığı anılar yüzeye çıkmaya başlayınca bir ödül avcısı olan kadın bir sayborgun hikayesi anlatılıyor. İşte daha detaylı konu özeti:
Yetenekli bir siberfizikçi olan Doktor Ido Alita’nın kafasını bir hurda yığının arasında bulduğunda, Alita geçmiş hayatının tüm anılarını yitirmiştir. Onu tamir ettikten sonra, Alita bedeninin hala içgüdüsel olarak bilinen en güçlü sayborg dövüş tekniği olan Panzer Kunst’u hatırladığını fark eder. Scrapyard’ın kıyamet sonrası dünyasında Alita’nın geçmişindeki sırlar ortaya çıkmaya başlayınca, her gün hayatta kalma mücadelesine dönüşür.
Avatar devam filmlerinin kesik zaman çizelgesi Cameron’ın iki film üzerinde eş zamanlı çalıştığını doğruluyor. Yani Avatar 3’ün post prodüksiyon çalışmaları yapılırken, Battle Angel üzerinde çalışmaya başlayabilir. Elbette bu durum akla olası Avatar 4’e ne olacağı sorusunu getiriyor. Yapımcı Jon Landau’nun üçüncü bir devam filmi olmayacağını söylediğini düşünürsek, izleyicilerin Avatar 4 için umutlanmaması daha iyi olacak gibi.
Cameron’ın yukarıda bahsettiğimiz röportajda söylediği ilginç şeylerden biri de karakterlere ve hikayeye odaklanma niyetiydi. Cameron anlatmayı çok istediği hikayeleri anlatması için gereken teknolojiye sahip olduğuna göre, umarız bu arzusunu yerine getirir ve derin bir şekilde etkileyici görsellerini daha çarpıcı hikayelerle birleştirir.
Avatar 3D trendinin bu kadar yaygınlaşmasının sorumlularından biri olabilir. Cameron geçmişte bu teknoloji ve formatın savunucularından biri olsa da, neredeyse her gişe filminin 3D olmasını eleştirmesi filmlere hiçbir zaman fazladan bir boyut için gitmeyen sinemaseverleri cesaretlendirebilir. Cameron Iron Man 3 ve Man of Steel gibi filmler için şunları söyledi:
“İlla 3D olması gerekmez. Görsel efektlere 150 milyon dolar harcarsanız, film zaten muhteşem ve olağanüstü görünür.”
Bu açıklama, Cameron’ın deneyime Z ekseni eklemenin mükemmele ulaşmaya yardımcı olduğuna gerçekten inanıp inanmadığı sorusuna neden oluyor. Ama sanırım vurgulamak istediği nokta yapım şirketlerini ve yönetmenleri post prodüksiyona eklenen dönüştürme bedelinin standartların altındaki bir ürün için değip değmeyeceğini sorgulamaya yönlendirmek.
James Cameron’ın filmleri, kusurlarına rağmen oldukça başarılı oldular ve hatta kültürel mihenk taşları oldular. Cameron film dünyasındaki birkaç gerçek mucitten biri aslında. Avatar eğlenceli bir film olsa da, aynı zamanda bileşik ve unutulması zor bir filmdi de. Cameron’ın Battle Angel’ı nasıl ele alacağını gerçekten merak ediyorum.
Avatar 2 2015’te vizyona girecek. Avatar 3’ü 2016’da bekliyoruz, Battle Angel’ın ise 2017’de yapım sürecine başlanabilir.
Yazar: Anthony Vieira / Çeviri: Nisan Benzergil