Üç harfliler aramızda! Artık neredeyse her hafta bir yerli korku filmi vizyona giriyor ama türün hakkını veren nadir sinemacılardan olan Alper Mestçi, Karabüyü’de kendi tarzının dışında çıkmıyor.
Üç Harfliler 3: Karabüyü, küçük evlerde, basit hayatlar yaşayan, akrabalık ilişkisiyle birbirine bağlanan sıradan insanların ne denli kötücül ihtiraslarla baştan çıkabileceğini ve istediklerine ulaşmak için olmadık yollar deneyebilecekleri üzerine… Toplum olarak “büyü yaptırma” meselesine çok aşinayız ne de olsa…
Senaryo bu haliyle yerli korku filmi izleyicisi olan kadın seyirciyi kolayca baştan çıkaracak gibi duruyor. Mestçi, başlarda sakin akan hikâyeyi, seyirciyi ara ara zıplatarak yavaşça kuruyor ve finale yakın bir rollercoaster gibi hızla aşağı bırakıyor. Filmin Reşit Gözdamla imzasını taşıyan çok iyi bir tema müziği çalışması var, Carpenter’vari bir tema ama daha duygusal tonda bir çalışma ve gerilimi katlayarak arttırıyor. Unutmadan geçmeyeyim; makyajlar bence bu işin en iyisi olan Alev Ünal’a emanet.
Uzun lafın kısası; eğer korku türüne düşkünseniz, “yine mi cin filmi!” hezeyanına kapılmadan 3 Harfliler 3: Karabüyü’yü izlemeye gidin ve serinin önceki filmlerini unutun, bu onlarla kıyaslanamayacak kadar “olmuş” bir iş. Alper Mestçi’nin ellerine sağlık ki kendisinin korku türünün ülkedeki en has sinemacısı olduğunu düşünüyorum ve Siccin 3’ü merakla bekliyorum. İyi seyirler…
Üç Harfliler 3: Karabüyü
Alper Mestçi’nin yönettiği ve Seda Oğuz, Deniz Gündoğdu, Metin Yıldırım ile Özay Fecht’in oynadığı Üç Harfliler 3: Karabüyü, The Moments Entertainment – Muhteşem Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Anne ve babasını kaybettikten sonra çocukluğunun geçtiği eski evde oturmak istemeyen Alev, evini kiraya verir. Bu eve taşınan tekinsiz ve tuhaf kiracılar Alev, kızı Eda ve kocası Erol’un hayatlarını bir anda kâbusa çevirir. Eve taşınan Dilek ve Kadir yeni evli bir çifttir. İkisinin de geçmişinde ürkütücü olaylar vardır ve farklı şekillerde Alev’in ailesine musallat olurlar.
Midnight Special
Jeff Nichols’un yönettiği ve Michael Shannon, Joel Edgerton, Kirsten Dunst ile Adam Driver’ın oynadığı Midnight Special, Chantier Films tarafından vizyona çıkarılıyor.
8 yaşındaki oğlunun doğaüstü güçleri olduğunu fark eden baba, oğlunu koruyabilmek için bir kaçış planı yapar. Baba – oğulun takımına Sarah (Kirsten Dunst) ve Lucas (Joel Edgerton) eklenir ve bildikleri korunmalı yere peşlerindeki polislere ve çeşitli gruplara yakalanmadan varmaya çalışırlar. Basın filmi, “Bilim kurgunun karanlık hali. Hayret verici. Mutlaka İzleyin.”, “Muhteşem bir gerilim ve gizem”, “Olağanüstü, epik, zeki” gibi ifadelerle tanımlıyor.
Arınma Gecesi: Seçim Yılı
James DeMonaco’nun yönettiği ve Frank Grillo, Edwin Hodge, Betty Gabriel, Kyle Secor ile Elizabeth Mitchell’in oynadığı Arınma Gecesi: Seçim Yılı (The Purge: Election Year), UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarılıyor.
Tüm dünyada 200 milyon dolar gişe hasılatı yaparak beklenmedik olağanüstü bir başarı elde eden, Universal Pictures’ın Arınma Gecesi serisi, üçüncü filmi Arınma Gecesi: Seçim Yılı (The Purge: Election Year) ile devam ediyor. Filmde, Amerika’nın yeni kurucularının her yıl hayata geçirdiği 12 saatlik anarşinin dehşet verici yeni bölümü gözler önüne seriliyor.
The BFG
Steven Spielberg’in yönettiği ve Rebecca Hall, Mark Rylance, Bill Hader ile Jemaine Clement’in oynadığı The BFG (The Big Friendly Giant), Pinema Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Charlie’nin Çikolata Fabrikası (Charlie and the Chocolate Factory) ve Matilda gibi dünyaca ünlü çocuk kitaplarının yazarı Roald Dahl’ın beyazperdeye uyarlanan yeni filminde fantastik bir dünyanın kapıları açılıyor. The BFG (The Big Friendly Giant) insanları yemekten vazgeçen iyi yürekli devin, yetimhanede yaşayan Sophie adındaki küçük kızla yaşadığı cesaret, dostluk ve macera dolu hikâyesini konu alıyor.
Küçük Şövalye Trenk
Anthony Power’ın yönettiği ve Georg Sulzer, Axel Prahl, Johannes Zeiler ile Denis Lyons’in seslendirdiği animasyon film Küçük Şövalye Trenk (Der kleine Ritter Trenk – Trenk, The Little Knight), Medyavizyon Film tarafından vizyona çıkarılıyor.
Ortaçağ’da bir ejderha sorunu baş göstermiştir. Duke, bununla mücadele için bir turnuva yapmaya karar verir. Kazananın bir dilek hakkı olacaktır. Köylerden birinde yaşayan Trenk’in babası ise haksızca zindana atılmıştır. Trenk babasını kurtarmak için savaşmak zorundadır. Trenk ve arkadaşları ejderha ile savaşırken ejderhanın hiç bilinmeyen bir yönünü keşfederler.