Kült Filmler Zamanı'na adeta beyin yakan, kötü şöhretli bir Japon filmiyle devam ediyoruz: Horrors of Malformed Men (1969). Öteki Sinema konseptine bu kadar çok uyan film az bulunur!
Black Sunday (1960) bugün tüm otoriteler tarafından bir fantastik sinema şaheseri, bir korku klasiği olarak kabul görüyor. Bunun en önemli nedeni, her daim ilk günkü tazeliğini koruyan benzersiz atmosferi...
Klasik okumalara ilaveten “Blind Beast”i (Môjû, 1969), Ödipal Kompleks (anne-oğul) ya da Stockholm Sendromu (tecavüzcü ve tecavüze uğrayan mağdur ilişkisi) üzerinden okumak mümkün.
“The Tenant”ın en iyi sahnesi, Trelkovsky’nin ilk kez ortak tuvaleti kullanmaya gittiği o tüyler ürpertici bölüm. O sahneden itibaren ipler tümden kopuyor ve kuşku yerini dur durak bilmeyen bir dehşete bırakıyor.
“Daughters of Darkness” (1971) en sevdiğim vampir filmlerinden biri. Bu sürprizlerle dolu kült filmi sekans sekans inceleyen ayrı bir inceleme yazma sözü vererek şimdilik bu kadar diyorum.
The Public Hotel'de, 7 Nisan Salı akşamı 20:00’da erotizm ve şiddet dolu bir Türk Giallo'su olan Aşka Susayanlar Seks ve Cinayet adlı film gösterilecek.
Silent Night, Deadly Night, seksenler ruhunu sevenlerin ilgisini çekecek şenlikli bir slasher. Yılbaşında korku filmi izlemek istiyorsanız ilk tercihiniz olsun.