Peter Strickland yazıp yönettiği ve yurt dışında, festival seçkilerinin gediklisi haline gelen Berberian Sound Studio, geçtiğimiz yılın en çok beklenen gerilim filmlerinden biriydi. Filmin, ülkemizde gösterim şansı elde edip etmeyeceği tartışılır lakin Strickland’in bu ikinci uzun metraj filmi, dumanı üzerinden dağılmadan, nihayet ev sinemasına konmayı başardı.

1-Bernerian-Sound-Studio-poster

Filmin hikayesine kabaca bakacak olursak; başarılı ses teknisyeni Gilderoy, bir İtalyan korku filminin, ses kurgusu için toparlanan ekibe dahil edilir. Son derece klasik ve bir o kadar da başarılı yöntemler ile ses kurgusu yapan stüdyo ekibinin çalışma koşulları Gilderoy için, sahip olduğu yetenekleri gösterebilmesi adına bir fırsat gibi gözükse de, takıntılı ses amiri Francesco’nun yaklaşımı ve yapımcı Santini’nin züppe tavırları, Gilderoy’un sinik davranmasına sebep olur. Halbuki Gilderoy, klasik yöntemlere hakim bu çalışma ekibi için bile fazlasıyla parlak fikirlere sahiptir. Örneğin, yapıma ara verdikleri bir kutlama sırasında, elektriklerin kesilmesi ile birlikte Gilderoy, sadece bir ampul, metal ve kendi nefesi ile yarattığı UFO sesiyle, etrafındakilerin dikkatini kısa bir süreliğine de olsa çekmeyi başarır. Fakat ne yazık ki, bu korku filminin yıldızı Gilderoy değildir. Kendisini arka planda tutmayı tercih ettiği için de fikirleri ve yeteneği kapalı bir kutu gibidir.

Berberian-Sound-Studio-1

Berberian Ses Stüdyosundaki, ses kurgusu süreci, hem karakterlerin birbirleri üzerindeki mikro ölçüdeki iktidar mücadelesinin gelişimi hem de bu iktidar kavgasının doğurduğu gerilim sebebi ile ses kurgusunu, basit bir post yapım sürecinin bir parçası olmanın da ötesine geçirecektir. Hatta çatışmalar o kadar muğlaktır ki, gerilimin kaynağı, neredeyse stüdyonun kuytu bir köşesindeki gölgelere sinecek kadar ince ama her an gölgelerden kurgu masasına zıplayacak kadar da tetiktedir. Yönetmen Strickland’in saçma sapan işitsel müdahalelere gerek olmadan ve abartısız bir finale doğru, dengeli bir biçimde yol alması bile Berberian Sound Studio’yu bambaşka bir noktaya yerleştirmek için yeterli bir sebep.

Filmin önemli bir kısmında, karakterlerin alttan alta girdikleri (ya da belki de girdiklerini bile fark etmedikleri) mücadeleden ziyade, çekim süreci sona ermiş olan İtalyan Korku Filmi’nin ses kurgusu ve kurgu sürecindeki aksaklıkları izliyoruz. Böyle bir konu, kağıt üzerinde, sinemanın teknik kısmı ile fazla içli dışlı olmayan izleyiciye uzak gibi gözükse de, Strickland konuyu mümkün olduğunca yoğunlaştırılmış bir hale getirebilmiş gibi gözüküyor. Hatta benzetmenin cılkını çıkarmak gerekirse film, Jane Barwell’in hazmı fazlasıyla kolay teknik sinema kitaplarının, ses kurgusu başlığı altındaki örneklerin duruluğuna sahip bile diyebilirim. Böylelikle Gilderoy’un tanık olduğu ve önemli bir kısmına da dahil olduğu ses kurgusu süreci, kurguda yer alan münferit yaratıcı denemeler ile birlikte, oldukça keyifli ve sinefil dostu bir hale gelmiş.

berberian-sound-studio-32

Strickland’in, yakın bir gelecekte, gönül rahatlığı ile “kült” olarak addedilecek filmi Berberian Sound Studio; kimilerine göre kendisinin ilk uzun metraj filmi olan Katalin Varga’nın gerisinde kalsa da, kesinlikle özel bir film. Hele ki hem kurgusal hem de görsel tercihleri sebebi ile gerilim sineması seven sinefillerin kalplerini çalacaktır.

Son tahlilde, Berberian Sound Studio, uzun süredir yollarını gözleyen sinemaseverlerin merakının karşılığını büyük oranda teslim eden ve bununla birlikte garip bir biçimde mütevazi olmayı da başarabilen bir film. Hatta filme dair araya bir iddia daha sıkıştırmak gerekirse, sadece Katalin Ladik’in olağanüstü dublaj performansı bile filmi görmeniz için başlı başına bir sebep!

 

blank

Fatih Yürür

İlk sinema deneyimi, bir Stephen King uyarlaması olan “Geri Döndüler” olmuştur. Yazmaya başladığı dönem ise aslen lise yıllarıdır. Saçma sapan korku hikayeleri kaleme almaktadır ve asıl amacı bir gün bunları görselleştirebilmektir. Çeşitli platformlarda oyun incelemeleri ve film eleştirileri yazar. Yaratmış olduğu RüyadaM adında bir animasyon ve çizgi hikaye karakteri bulunmaktadır.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

blank

Hotaru no haka / Grave of the Fireflies (1988)

Akiyuki Nosaka’nın aynı adlı kısmi otobiyografisinden uyarlanan Grave of the
blank

Babylon A.D. / Babil M.S. (2008)

Fransız yönetmenler çektikleri bilim kurgu filmlerine hep farklı bir tat