Cici Can, ismiyle dahi bir karikatür bombası olduğunun ipuçlarını veren, fantastik yapısıyla fark yaratan ve samimi mizahıyla iç ısıtan nevi şahsına münhasır bir film.
Karanlık Dünya filmi şu an bilinen haliyle bölük pörçük, sonuçsuz veya birden atlayan sahnelerle doludur ve belli bir bütünlükten uzaktır. Filmin adı Aşık Veysel'in Hayatı diye değiştirilmiştir ama onun hayatıyla ilgili çok az bilgi verilir. Dilim ile olan birlikteliği de zaten kurgu
Yeşilçam’ın en şaşalı dönemlerinden, günümüz sinemasına kadar uzanan keyifli ve bir o kadar da samimi sohbetten biz oldukça güleç bir şekilde ayrıldık. Karşınızda Yeşilçam’ın efsane isimlerinden Ahmet Mekin…
1977 Yılında Aydın’da doğdu. İlk ve orta öğretimini Nazilli’de tamamladı. 2001 yılında Elektrik ve Elektronik Mühendisliğini bitirdi. Üniversitede bir elin parmaları kadar üyesi olan Felsefe Topluluğunun çıkardığı, iki elin parmakları kadar “tirajı” olan Yitik adlı fotokopi fanzinde öykü ve albüm tanıtımları yazdı.
2011 yılında kaybettiğimiz Lütfi Akad anısına, Banu Bozdemir'in büyük sinemacı ile yaptığı röportajı Öteki Sinema'da yayınlıyoruz. Gerçek bir ustadan zihin açıcı, yol gösterici demeçler...
“Mahpushane”ler, siyasi veya adi suçlularıyla toplumun bilinçaltıdır. Orası halının altına süpürüp bir daha görmek istemediğimiz şeylerle doludur. Suç üzerine derinlemesine bir analiz yapma yeteneğinden yoksun oluşumuz, daha da kötüsü, suçun sebeplerini anlamayı onu onaylar duruma düşmemek için reddettiğimiz, bilinen gerçekler. Hele cezalandırmayı
Erol Taş, Önder Somer ve Turgut Özatay... Kıyıda köşede kalmış karakter oyuncularının ve bilhassa ” kötü adamların ” oyunculuğunu çoğu yıldız oyuncununkinden daha iyi bulurum.
Yılmaz Atadeniz’in çektiği Kara Cellat, hikâyesi, aksiyonu, kovalamaca ve kavga sahneleriyle, dar bütçesine rağmen 70’lerde çekilmiş en iyi avantür filmlerden biri...
Martin Scorsese tarafından kurulan World Cinema Foundation (Dünya Sinema Vakfı) tarafından 2007 yılında onarılarak dünya “kültürel mirasına” hediye edilmiştir.
Bazen gülerek bazen de ağlayarak ama hep aynı heyecanla izlediğimiz, çocukluğumuz, gençliğimiz, geçmişimiz. İşte Türk Sinemasının hafızalarımıza kazınan aşk filmleri…
Baskın, yurtdışında aldığı övgüleri hak eden, eğer gişesi de iyi olursa Türk korku sinemasında suyun yönünü değiştirme potansiyeline sahip bir yapım. Çok karanlık ve çok kanlı…
Türk Korku Sinemasının 2014 itibariyle kendi kurallarını yarattığını ve başlı başına bir endüstri olma yolunda büyük adımlarla ilerlediğini söylemek mümkün.
İlk filmimiz diye anılan "Ayastefanos’taki Rus Anıtının Yıkılışı" diye bir film yoktur. İlk filmimiz Manaki Kardeşler'in çektiği "Yün Eğiren Kadınlar"dır.