Versus (2000) 1 – versus

Versus (2000) 2 – versus posterVersus (2000), yönetmen Ryuhei Kitamura’nın üçüncü uzun metrajlı filmi. Versus’u yönetmenin diğer yapımlarından ayıran nokta, bu filmin Kitamura’yı şöhrete kavuşturması ve başrol oyuncusu Tak Sakaguchi’yi B-filmlerinin aranan adamı yapması. Holywood izleyicisinin Midnight Meat Train ile tanıdığı yönetmen hazırlık aşamasındaki filmi Marble City ile adından daha çok söz ettirecek gibi çünkü yeni filminin kadrosunda Nicholas Cage, Mickey Rourke ve Brad Dourif gibi tanınmış isimler yer alıyor.

“Bu dünya ve öteki dünyayı birbirine bağlayan 666 tane kapı vardır. Bu kapılar insanoğluna gizlidir. Ama bazıları bu kapıların varlığını fark eder. Ve bazıları bu kapıları açıp karanlığın gücüne sahip olmaya niyetlidir. Japonya’da bir yerde Diriliş Ormanı adıyla bilinen 444. kapı yer alır. Uzun zaman önce şeytani bir ruh bu kapının varlığını keşfetti.”

Bize bu bilgileri verdikten sonra film, ormanın ortasındaki bir samurayın görüntüsüyle başlar. Samurayın etrafı ellerinde kılıçlar tutan(!) zombilerle çevrilidir. Samuray, anime izleyicilerinin aşina olduğu birkaç seri ve afili kılıç hareketiyle zombileri öldürür. Daha sonra kılıcındaki kanı silkeleyip ormanda dolaşmaya başlar. Bir nehrin kenarına geldiğinde ise karşısına budist rahibiyle büyücü karışımı gizemli bir adam çıkar. Samuray kılıcıyla bu gizemli adama saldırır ama bir göz kırpma süresinde gizemli adam tarafından öldürülür.

Samuray ve Gizemli adam sahnesinden sonra ormanda deli gibi koşan iki mahkumu görürüz. Üstleri başları kan içindedir ve belli ki biraz aksiyonlu bir şekilde firar etmişlerdir. Daha önceden bir grup yakuzayla (mafya elemanı), kaçışlarına yardım etmeleri için anlaşmışlardır ve ormanın kenarındaki buluşma noktalarına giderler.

Yakuzalar beyaz bir arabayla buluşma noktasına gelir. Mahkumlar arabaya binip gitmeyi beklerken yakuzalardan biri emirlerde bir değişiklik olduğunu belirtir. Patronları kaçak mahkum KSC2-303 (Tak Sakaguchi) ile tanışmaya niyetlidir ve oraya gelene kadar adamlarına 303’ü canlı tutmalarını emretmiştir. Ayrıca yanlarında bir de kaçırdıkları genç bir kadını getirmişlerdir.

303, genç kadınla göz göze geldiği anda aralarında bir bağ olduğunu sezer. 303’ün sözlü kışkırtmaları sonucu yakuzalardan en çelimsizi öfkesine yenilir ve silahını onun kafasına dayar. Ama 303’ün oyununa gelmiştir. 303 silahı ani bir hareketle kapar ve liderleri gibi görünen yakuzayı vurur. Herkes silahlarını 303’e doğrultuğunda ise beklenmedik bir olay gerçekleşir ve ölen yakuza bir zombi olarak dirilir. Zombinin yarattığı dikkat dağınıklığınından yararlanan 303, genç kadını da yanına alıp ormanın derinliklerine kaçar.

Versus (2000) 3 – versus orta

Yakuzalar ellerinden kaçan ikiliyi bulmak için ormana girerler ancak hesaplamadıkları birşey vardır. Yıllardır bu ormanı öldürdükleri insanların cesetlerini gömmek için kullanmaktadırlar. Bilinmeyen bir sebeple ormandaki ölüler dirilmeye başlamıştır, yani orman zombi kaynamaktadır. Ayrıca mahkumların kaçmasına neden olan iki çatlak polis memuru yanlarına ağır silahlar alıp ormana girer. Hedefleri kaçakları bulup ne pahasına olursa olsun onları öldürmektir. 303 ise anlam veremediği bir şekilde genç kadını koruması gerektiğini hissetmektedir. Kısa sürede polisler, zombiler, yakuzalar ve genç çift arasında bir kovalamaca başlar. Yakuzaların hizmet ettiği gizemli adam da kovalamacaya dahil olur. KSC2-303’ün habersiz olduğu şey ise bu gizemli adamla çok uzun zaman öncesinden kalma bir hesabı olduğudur.

Versus, anime uyarlaması havasında bir film. Oyunculuklar genel olarak biraz abartılı. Özellikle yakuzaların bazıları ve polisler birer anime karakteri gibi bağıra bağıra konuşuyor ve abartılı jestler kullanıyor. Kitamura’nın filme verdiği anime havası yapımcıların hoşuna gitmiş olacak ki daha sonra birer live-action olan Azumi, Sky High ve Alive gibi filmleri yönetti.

Filmin başrol oyuncusu Tak Sakaguchi ise karizmasıyla göz dolduruyor. Daha sonra birçok filmde kullanacağı kendinden emin, umursamaz ve acımasız tavırlarıyla tam bir anti kahraman portresi çiziyor. Ara ara da espriler patlatmaktan geri kalmıyor tabii. ‘Gizemli Adam’ rolündeki Hideo Sakaki de karakterinin ismine yakışan gizemli ve kötücül havayı vermiş. Zaten bu performansları sayeseinde Kitamura’nın birçok yapımınde bu ikili yer alıyor.

Filmdeki efektler ise biraz çiğ ve gore kategorisinde sayılabilecek bazı sahneler içeriyor. Filmde hoşuma giden bir detay ise aksiyon dozunu artmasını sağlamış: Versus’taki zombiler, diğer zombi filmlerinden farklı olarak ateşli/ateşsiz silahları kullanabiliyor. Filmdeki dövüş sekansları ise genel olarak özgün ve başarılı. Filmde diğer uzakdoğu aksiyon filmlerindeki gibi karmaşık kareografiler yerine sokak dövüşü tarzında hareketler kullanılmış ki bunun filmdeki karakterlere daha gerçekçi bir hava verdiğini düşünüyorum. Bunda muhtemelen aktör Sakaguchi’nin etkisi var çünkü Kitamura tarafından keşfedilmeden önce para için sokak dövüşleri yapıyormuş. Ama filmde diğer dövüş sahnelerinden farklı anime’vari bir kılıç dövüşü eklemek unutulmamış tabii.

Versus dünya çapında birçok hayranı olan sıra dışı bir aksiyon-korku-komedi filmi. Filmin içinde o kadar çok öğe var ki adeta Tarantino, Romero ve Raimi ortak bir film yapsa ne çıkar sorusunun cevabı gibi. Belki de dünya çapında bir kült haline gelmesini sağlayan da bu karışık ve sıradışı yapısıdır.

Öteki Sinema için yazan: Kaan Kahraman

Daha önce Masis Üşenmez‘in kaleme aldığı bir başka Versus kritiğini BURADAN okuyabilirsiniz.

blank

Misafir Koltuğu

Öteki Sinema ekibine henüz katılmamış ya da başka sitelerde yazan dostlarımız her fırsatta harika yazılarla sitemize destek veriyor. Size de okuması ve paylaşması kalıyor...

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

blank

Öteki'den Haber Al

Buna da Bir Bak!

Hotaru no haka / Grave of the Fireflies (1988) 4 – hotaru0

Hotaru no haka / Grave of the Fireflies (1988)

Akiyuki Nosaka’nın aynı adlı kısmi otobiyografisinden uyarlanan Grave of the
Küçük Denizkızı Ponyo / Gake no ue no Ponyo (2008) 5 – HayaoMiyazaki

Küçük Denizkızı Ponyo / Gake no ue no Ponyo (2008)

Küçük Denizkızı Ponyo ile hayal gücünün sınırlarına bir yolculuk yapıyoruz.