Korku sineması artık konfeksiyon atölyesi gibi çalışıyor. Her yıl onlarca film izliyoruz; aynı uğursuz konaklar, aynı musallat cinler, aynı maskeli manyaklar... Ama Weapons başka bir kumaştan!
Until Dawn, sizi korku sinemasının daha önce girmediğiniz tamamen farklı bir hamamına sokarmış gibi yapıyor ama hamamda ilginizi çeken onca farklı tas varken gidip daha önce defalarca yıkandığınız aynı tasla yıkamaya çalışıyor.
Damian Mc Carthy’nin yazıp yönettiği Oddity (2024) bu yıla damgasını vuracak korku filmlerden biri olacak gibi görünüyor. Sürprizlerle dolu merak uyandırıcı bir senaryosu var.
Longlegs / Cambaz görsel açıdan uzun zamandır seyrettiğim en yetkin korku filmlerinden biri. Evet, senaryosunda tatmin edici olmayan detaylar mevcut ama filmin ses kuşağı ve görüntü çalışması muazzam.
Cameron ve Colin Cairnes kardeşlerin son filmi Late Night with the Devil’ın (2023) harikulade bir sanat yönetimiyle ulaşılan kitsch estetiğine bayıldım. David Dastmalchian’ın da kariyerinin en iyi performansını verdiğini düşünüyorum.
Korku klasiklerinin belki de en önemlilerinden birinin gölgesinde bile rahatlıkla ezilen The Exorcist: Believer, sadece orijinal filmin isminden faydalanarak prim yapmaya çalışan, herhangi bir yaratıcılıktan yoksun, zayıf bir film.
La Llorona, latin toplumlarında tıpkı bizdeki Gulyabani’ye benzer şekilde toplumsal bellekte yer tutan bir öcü... Filminin çekilmesi de son derece normal, geç bile kalmışlar.