Murat KızılcaBirkaç yıl önce ABD dışı ülkelerin gerilim filmlerinden oluşan iki öneri listesi yayınlamış ve olumlu geri dönüşler almıştım. İyi gerilimler izledikçe aynı minvalde listeler oluşturmaya devam ederim diye düşünmüştüm ama nedense uzun bir ara olmuş. Neyse, geç olsun da güç olmasın. “Yakın tarihli sağlam gerilim arayanlara öneri listesi” serimize kaldığımız yerden devam edelim. Aşağıdaki giriş kısmında herhangi bir değişiklik yapmadım, öncekilerde okuduysanız direkt seçkiye geçebilirsiniz.
Öteki Sinema için yazan: Murat Kızılca
Eleştirmenlerce biraz “hafif” bir tür olarak değerlendirilen gerilim, sıklıkla diğer türlerle ilişkiye geçerek birbirinden farklı melez yapılanmalara gider ama ana yapısı çok da fazla değişkenlik göstermez. Sonuçta ana amaç, seyircide yoğun heyecan, şüphe, yüksek seviyede beklenti, belirsizlik, endişe ve sinirleri bozacak denli gerginlik gibi belli başı adrenalin salgılatan duyguları uyandırmak ve bu duyguları finale kadar canlı tutmaktır. Seyirciyi ve/veya başkarakteri asıl önemli olan mevzudan uzaklaştırmak için ortaya atılan yemler, ana gidişatı değiştiren şaşırtıcı sürprizler ve bomba etkisinde bir final, sağlam bir gerilimin olmazsa olmazlarıdır.
Aşağıdaki listede yakın zamanda izlediklerim arasından seçtiğim, ABD dışındaki ülkelerden, biraz daha kıyıda köşede kalmış, yakın tarihli gerilimleri bir araya getirdim. Sizler de yorumlar kısmına benzer gerilimleri ekleyerek listeyi genişletebilirsiniz.
Not: Filmler yapım tarihlerine göre sıraya dizilmiştir.
The Wedding Guest (2018)
Bir düğüne katılmak için İngiltere’den Pakistan’a gelen Jay, müstakbel gelini kaçırma niyetindedir. Fakat işler rayından çıkar ve kendini Pakistan’dan Hindistan’a sıçrayan çılgın bir kaçma kovalamacanın içinde bulan Jay, sürpriz gelişmeler nedeniyle üzerinde sıkı sıkıya çalıştığı planını değiştirmek zorunda kalır. Michael Winterbottom, ne zaman ne çekeceği belli olmayan, sürprizlerle dolu bir sinemacı. The Wedding Guest, Winterbottom standartlarına göre bir parça aşağıda kalsa da klişeleri doğru uygulayan sağlam bir gerilim seyirliği.
Rojo (2018)
Rojo, uyanık geçinen bencil bir avukat olan Claudio Moran’ın başından geçenler üzerinden Arjantin’deki ’76 darbesinin ardından gelen o korkunç süreci, 1976-1983 yılları arasındaki “Kirli Savaş” olarak da adlandırılan dönemi mercek altına alıyor. Ama bunu yaşananları motamot aktaran bir dönem filmi hüviyetinde yapmıyor. Ortaya biraz polisiye kokan, bir parça da gizem barındıran bir öykü atıyor ve öykünün temas ettiği karakterleri didiklemeye başlıyor. Bu sayede “Kirli Savaş” döneminin bizzat taraflarının değil belki ama geride kalıp susmayı tercih edenlerin ahlakını sorguluyor. Benjamín Naishtat’ın yönettiği Rojo, kaybolmasını istediğimiz kötü anılarımız gibi soluk renkler eşliğinde sunulan etkileyici bir film.
A Bluebird in My Heart (2018)
Kocası hapiste olan Laurence’ın kızı Clara ile birlikte işlettiği küçük bir otele gelen Danny, hapisten yeni çıkmıştır. Bir süreliğine de olsa sessiz sakin bir hayat sürmek istese de Clara’nın otelin otoparkında uğradığı saldırı sonrasında olaya müdahil olur ve hayatı bambaşka bir yola girer. Danimarkalı oyuncu Roland Møller, ilk olarak favori oyuncular listemin üst sıralarındaki Sean Harris’e olan benzerliğiyle dikkatimi çekmişti. R (2010) ve Land of Mine (2015) gibi sevdiğim filmlerde denk geldikten sonra Møller’in rol aldığı filmleri de takip etmeye başladım. Jérémie Guez’in yönettiği Belçika / Fransa ortak yapımı A Bluebird in My Heart, Møller’in bugüne kadarki kesinlikle en iyi performansına ev sahipliği yapıyor.
Advantages of Travelling by Train (2019)
Birbirinden bağımsızmış gibi duran ama matruşka gibi içe içe geçen, her biri ayrı başlığa sahip bölümlerden oluşan film, tam bir sürpriz yumurta. ‘Roller coaster’a biniyormuş gibi koltuğunuza kurulun ve kendinizi bir yandan çok karanlık, öte yandan fazlasıyla eğlenceli, politik doğruculuğa sıkça çelme takan saf çılgınlığın nefes kesici yolculuğuna teslim edin. İspanya / Fransa ortak yapımı Advantages of Travelling by Train, yerel ve uluslararası yarışmalarda ödüllendirilen birçok kısanın yönetmeni Aritz Moreno’nun ilk uzun metrajlı filmi. Yönetmenin adını bir yere not edin, o kadar söylüyorum.
The Platform (2019)
Her katta bir hücre bulunan dikey bir hapishane düşünün. İkişer mahkûmun kaldığı her hücrede karşılıklı yerleştirilmiş iki yatak ile ortak kullanılan bir tuvalet ve bir lavabo var. Hücrelerin tam ortasında da kocaman, dikdörtgen şeklinde bir delik. En üst katta titizlikle hazırlanan enfes yemek masası, günde bir kez bu delikten aşağı doğru hareket etmeye başlıyor ve her katta kısıtlı bir süre kaldıktan sonra bir alt kata iniyor. Üst katlardaki mahkûmlar kıtlıktan çıkmış gibi yiyerek karınlarını tıka basa doyururken alt katlardakilere gittikçe çöplüğe dönen yemek masasındaki artıklar kalıyor. Bomboş kalan masanın manzara yaptığı daha da alt katlardakilerin payına ise sadece açlık düşüyor. Galder Gaztelu-Urrutia’nın yönettiği İspanya yapımı The Platform, Cube (1997), Snowpiercer (2013), birçok Bunuel filmi ve en çok da Denis Villeneuve kısası Next Floor’dan (2008) esinlenmiş olsa da günümüz dünyasının, açgözlülüğün başköşeye yerleştiği, paylaşımdan uzak, acınası yapısını etkileyici bir dille anlatıyor.
Escape from Pretoria (2020)
Francis Annan’ın yönettiği İngiltere / Avustralya ortak yapımı Escape from Pretoria, gerçek bir hapishaneden kaçış öyküsünü merkezine alıyor. Eski “anti-apartheid hareketi” aktivisti Tim Jenkin’in siyasi suçlu olarak hapse düştükten sonraki müthiş kaçış öyküsünü anlatan aynı adlı kitaptan uyarlanan film, kaçıştan öncesini veya sonrasını çok fazla kale almadan tamamen kaçışa odaklanıyor. (‘Apartheid’, Güney Afrika Cumhuriyeti’nde 1948-1994 yılları arasında iktidarda bulunan Ulusal Parti hükümeti tarafından resmi devlet politikası olarak uygulanan ve bu doğrultuda yasalar çıkartarak ırksal ayrımcılığı savunan sistemdir.) Yavaş yavaş da olsa nihayet Harry Potter kimliğinden sıyrılmaya başlayan Daniel Radcliffe’in performansı dikkat çekici. Benim gibi hapishaneden kaçış filmlerine düşkün olanlar kaçırmasın!
Devam Edecek…
[box type=”info” align=”” class=”” width=””]
Diğer Listelere de Göz Atmak İsterseniz:
[/box]