Öteki Sinema ekibine henüz katılmamış ya da başka sitelerde yazan dostlarımız her fırsatta harika yazılarla sitemize destek veriyor. Size de okuması ve paylaşması kalıyor...
Flashdance ve Footloose gibi dans ve müziğin harmanlandığı filmlerin popüler olduğu dönemde çekilen Beat Street, Break Dance, Hip-Hop kültürü ve onun alt türlerini anlatıyor.
Viridiana, dini inançların, insani erdemlerin sınanmasını anlatan en iyi, en özgün yapımlardan birisi. Tabi bunda hiç kuşkusuz ünlü yönetmen Luis Bunuel’in anlatımı da en büyük etken… Banuel, İspanya iç savaşından beri ayrı olduğu ülkesinden 1960 yılında film yapmak üzere ülkesine davet edilir.
Romero'nun "Dead" üçlemesinin ikinci filmi Dawn Of the Dead serinin ilk filmi gibi büyük bir prodüksiyon olmamasına karşın gişede oldukça iyi bir başarı elde etti.
Prom Night klasikler arasında geçen bir film. Üzerindeki giallo havası ile de “katil kim / niye öldürüyor“ odaklı slasher’ların öncüsü olduğu söylenebilir.
Türkiye’de de yıllar önce televizyonda gösterilen “Kung Fu” dizisiyle ünlenen Amerikalı oyuncu David Carradine (72), Tayland’ın başkenti Bangkok’taki lüks bir otelin odasında ölü bulundu. Carradine’ın yapımcısı MK2 şirketinin açıklamasında, son filmi “Stretch”in çekimleri için Tayland’ın başkenti Bangkok’ta bulunan Caradine’in Nai Lert Park
Bazı yönetmenler türleri birbiriyle harmanlayarak uçuk projelere imza atıyorlardı. İşte bu harmanlamadan doğan bir film; The Legend of the 7 Golden Vampires.
Freaks (Ucubeler), kolsuz ve bacaksız insanlar, cüceler, siyam ikizleri, vs. gibi o dönemin sirklerinde gösteri işinin bir parçası olan gerçek hilkat garibelerine yer vermesi nedeniyle çeşitli tepkilerle karşılaşmış ve sansasyonel de olsa bir başarı kazanmıştı.
Mausoleum korku filmlerinin seri üretime girdiği 80'li yıllara ait. The Exorcist gibi popüler filmlerden alınmış öğeler ile süslü çok yöne gidebilecek bir öyküsü var.
Dario Argento, adeta Türk pop müziğinde Sezen Aksu’nun üstlendiği misyonu İtalyan korku sineması açısından üstlenmiş gibi gözüküyor. Argento’nun uzun yıllar yanında çalışan pekçok genç sinemacı daha sonra onun himayesinde başarılı birer yönetmenlik kariyerine terfi etmişler. Argento’nun esin kaynaklarının başında gelen Mario Bava’nın