Şeytan Kızlar, ellerine geçirdikleri her erkeği, şişliyor, mızraklıyor ve ortalığı kan gölüne çeviriyorlar.Adamın birini kazığın üzerine atarak öldürdükleri bir sahne bile var.
Türk Sineması’nın geçmişini bilen, bugününü takip eden hemen herkes bir şeyi çok iyi bilir. Biz nitelikli aksiyon-macera filmi çekemeyiz. Son dönemlerde ucuz komediler ile bayık festival filmleriyle boğulan sinemamızdan çıkan ve film sayılabilecek yapımlar bile çok azken; temposu yüksek, dövüş sekansları sağlam,
The Equalizer, geçmişinde pek de gurur duymadığı işler yapan ve bu sebeple teşkilattan ayrılan Robert McCall’un, bir anti-kahramana dönüşmesini konu alıyor.
İşinde iyi yürekli bir yönetici, evinde karısına ve çocuklarına karşı sorumluluk sahibi sıcak kanlı bir baba… Bir gece silahlı bir soygunda oğlunu kurban vermesiyle bu tablo ters düz olur…
Motosikletinin üzerinde elinde makineli tüfeğiyle, kafası bandanalı, genç ve asi bir Amerikalı, arkadan ona sarılmış bir fıstık. Bir nevi "at, avrat, silah"... İşte film budur!
Yaklaşık 200.000 dolar gibi düşük bir bütçeye sahip olan filmde çete lideri rolünde ünlü yönetmen Sam Raimi’yi, çetedeki elemanlardan Chain Man rolünde ise kardeşi Ted Raimi’yi izlemek kesinlikle ilginç bir deneyim.
Vigilante, intikam filmlerine düşkün bünyeler için kesinlikle doğru adres. Ayrıca Forster ve Williamson’ı beraber oynarken izleme keyfi de bir başka artı nokta.
İlk bakışta muhteşem posteriyle sıradan bir intikam b-filmi olarak göze çarpan Exterminator, İlk Kan’ın yanında yer almayı hak eden bir Vietnam’dan eve dönüş filmi.