Chan Kong-Sang (Hong Kong doğumlu Chan), Jackie Chan Sing Lung ya da bilinen adıyla Jackie Chan 1954 yılında Hong Kong’da fakir ama mutlu Charles ve Lee-lee Chan’ın oğlu olarak dünyaya gelmiştir. Fransız elçiliğinde çalışan ailesi onun daha iyi bir geleceğe sahip olması
Go adlı gilmi ile birçok festivalden ödülle dönen yönetmen Isao Yukisado’nun bu filmi sadece Japonya’da 100 milyon doları geçen bir hasılat ve gişe rekoru kırmıştır. Film, lirik anlatımı ve trajik öyküsüyle, Japon gerçekçiliğinin yanında Asya’nın o gerçekçiliğini de gözler önüne seriyor.
2008 Tayland yapımı Chocolate(Fury olarak da biliniyor) farklı bir dövüş sanatları aksiyonu. Prachya Pinkaew‘in yönettiği yapımın farkı ise Yanin “Jeeja” Vismistananda‘nın başrolde otistik bir kızı canlandırması. Filmin konusuna gelirsek Thai ve Japon yakuza çeteleri karşı karşıya gelmiştir. Japon çetenin lideri Masashi Thaylandlı
Soom / Breath: ‘Zaman’ kavramına karşı bir hayli takıntılı yönetmen Kim Ki-duk, yine zaman üzerinden giderek değişik ve ses getiren bir filme imza atmış.
2005 yapımı The Red Shoes / Bunhongsin'in senaryosu, Hans Chistian Andersen’in aynı isimli masalından esinlenerek yönetmeni Yong-Gyun Kim tarafından yazılmış.
Hae-jun Lee’nin kısa ama öz filmografisinin doruk noktalarından biri hiç kuşkusuz Castaway On The Moon… BenX ve Castaway kabilindeki pek çok hikayenin evliliği ile ortaya çıkan filmin en büyük artılarından biri de lezzetli görüntü yönetimi.
Yıl 2029, dünya yaşamın her alanına yayılmış çok gelişkin bir elektronik ağ ile birbirine bağlıdır. İnsanlar, cyborglar, robotlar ve yapay zekâya sahip programlar bu ağın birer parçasıdır. İnsanları diğer yaşam formlarından ayırt eden tek özellikleri vardır. Hayaletleri…
Kinatay, yürek parçalıyıcı, çoğu zaman can sıkıcı, hatta ar duygusundan yoksun bir film. Manila’da geçen sıradan bir günün hikayesini anlatırmış gibi yaparken aslında hayatın ta kendisini anlatan cesur bir film.