Lifeforce (1986)
Tobe Hooper'ın yönettiği Lifeforce, hayal gücü olarak bambaşka bir kafada, adeta vites değiştirip uçuyor finale doğru!
alt kültür sinema yayını
Lanthimos Sinemasında Geri Adım: The Killing of a Sacred Deer (2017)
Kutsal Geyiğin Ölümü’nün senaryosu yüzyıllar evvel yazılmış. Filmdeki her karakterin Agamennon’un trajedesinde karşılığı var. Elbette Yunan mitolojisinden beslenen güncel öykülere bir düşmanlığımız yok, Yunanlı bir sinemacının bunu yapmasında da hiç sakınca yok ama Zehirli Sarmaşık misali geceyarısından sonra TV’de gösterilen 3. sınıf
Emeğin Yanında Saf Tutan Bir Gişe Filmi: Yol Ayrımı (2017)
Yol Ayrımı; beklenmedik bir anda, hayatın ona sunduğu ikinci şansı vicdanlı bir insan olmak adına kullanan ve yalnızca kendisini değil, aynı zamanda emek sahiplerini de düzlüğe çıkarmak adına çaba sarf eden bir adamın dokunaklı hikâyesi olarak karşımıza geliyor.
Bir Hayata Tutunma Hikâyesi: Beginner (2017)
Beginner, kendi halinde bir taksi şoförünün duygusal ve bir o kadar da gayretkeş hikayesini konu alıyor. Güven Kıraç, Birsen Dürülü, Ali Uyandıran gibi isimlerin başrolleri paylaştığı filmin yönetmen koltuğunda ise ilk uzun metrajının altına imzasını atan Burçak Üzen oturuyor.
Loveless / Nelyubov (2017)
Sevgisiz adıyla gösterilen Loveless (daha sonra finali de bağlayacak olan) hikâyeye erkenden bir düğüm atan etkileyici bir açılışa sahip.
Güvenin ve Önemsemenin Kutsal Alanı: The Square (2017)
Son derece ciddi meseleleri masaya yatıran “The Square”i, salt bir komedi olarak değerlendirmek mümkün değil.
Bir Sevmek Bin Defa Ölmek Demekmiş: Happy Death Day (2017)
Happy Death Day, 80’lerde moda olan ve hala her yıl pek çok örneğine rastladığımız gençlik korkularından biri… Genç güzel kızlar, yakışıklı çocuklar ve maskeli bir katil!
Three Billboards Outside Ebbing, Missouri (2017)
Martin McDonagh, In Bruges ve Seven Psychopaths'ten sonraki 3. uzun metrajı olan Three Billboards Outside Ebbing, Missouri‘de yine formunda.
Onur Ünlü’nün Manifestosu: Put Şeylere (2017)
Put Şeylere; Onur Ünlü sinemasının yeni gireceği yolu müjdeleyen, kendi deyimiyle manifestosu olan, deneysel ve kara mizah soslu bir film olarak karşımıza geliyor.
Ahmanet Hanım’ın Gündüz Düşleri: The Mummy (2017)
The Mummy, yanlış oyuncu seçiminden çizilemeyen karakterlerine, anlamsız finalinden pespaye işçiliğine kadar her alanda keyifsiz bir film.
Yılın En İyilerinden: Good Time / Soygun (2017)
Saykodelik bir suç sineması şaheseri olan Good Time / Soygun, bu yılın en iyi filmlerinden. Safdie Kardeşlerin (şimdilik) başyapıtı budur.
Möbius Şeridinde Yolculuk: The Ghoul (2016)
Yapımcıları arasında Ben Wheatley’nin de yer aldığı The Ghoul, bütün yapısını Möbius Şeridini esas alarak oluşturmuş bir film.
Blade Runner 2049 (2017) – Birinci Yazı
Baştan söyleyeyim, “Stalker”ı (1979) bir bilimkurgu filmi olarak değerlendirmediğim için benim en sevdiğim bilimkurgu filmi “Blade Runner”dır.
The Crucifixion / Korku Kayıtları (2017)
Yeni Fransız Aşırılığı akımının başat yönetmenlerinden Xavier Gens’in yeni filmi The Crucifixion, Korku Kayıtları ismiyle gösterime girdi.
Behçet Abi’nin Güney Amerika Turu Bölüm 2: Kobra (1983)
Behçet Abi'nin Güney Amerika turunun 2. bölümünde, Komando Behçet'ten izler taşıyan, yine Yılmaz Atadeniz imzalı Kobra (1983) var.
Türk Futbolcusunun Anatomisi: Ya Ya Ya Şa Şa Şa (1985)
Ya Ya Ya Şa Şa Şa, sinemamızda pek de değinilmeyen spor temasını merkezine alan, bununla da yetinmeyerek Türk futbolcusunun anatomisini tanımlayan bir film...
Behçet Abi’nin Güney Amerika Turu Bölüm 1: Komando Behçet (1974)
Yılmaz Atadeniz sinemasının çoraklaşmasının hemen arifesinde çekilen Komando Behçet onun son iyi savaş/aksiyon/avantür örneklerinden biridir.
Buz Gibi Bir Polisiye: Wind River (2017)
Wind River, vuruculuğundan zerre ödün vermiyor ve gerilimli atmosferini finale kadar taşıyarak, üst düzey bir seyirlik halini alıyor.
Kara Kraliçe 40 Yıl Sonra Geri Döndü: Suspiria (1977)
Kara Kraliçe geri döndü! 1977 yapımı Suspiria'yı 40 yıl sonra sinemada izlemenin hazzı kuyruklu yıldıza denk gelmek gibi bir şey.
Bir Onur Ünlü Filmi: Aşkın Gören Gözlere İhtiyacı Yok (2017)
Aşkın Gören Gözlere İhtiyacı Yok insanı olmayacak hadiselere fazlasıyla güldüren, absürt ve kara mizah arasında gidip gelen bir yapı etrafına kurulu. Keza filmi seyre değer kılan en önemli noktada burası...
Tokat Gibi Bir Film: Daha (2017)
Onur Saylak'ın ilk yönetmenlik tecrübesinde, deyim yerindeyse harikalar yarattığı Daha, çarpıcı anlatısıyla dikkatleri üzerine çeken ve izleyicisine tokat gibi çarpan işleyişiyle fark yaratan bir film.