Fantasturka Ekspresi, Fantastik Türk Sinemasının ustaları Yılmaz Atadeniz, Çetin İnanç, Kunt Tulgar ve Levent Çakır’a vefa borcunu ödedi.
Devamını oku »
Fantasturka Ekspresi, Fantastik Türk Sinemasının ustaları Yılmaz Atadeniz, Çetin İnanç, Kunt Tulgar ve Levent Çakır’a vefa borcunu ödedi.
Devamını oku »Grave Encounters: Bol kapı gıcırtısı, yine ondan geri kalmayan ayak sürümeleri ve nihayetinde gece kameralarına takılan hayalet görüntüleri.
Devamını oku »Tucker and Dale vs Evil, zaman zaman bilindik numaralara başvursa da orijinal ve keyifli olmayı da ziyadesi ile başarıyor!
Devamını oku »Machete ile başlayan sahte fragman bağımsızlık mücadelesi, Hobo With A Shotgun ile arayı fazla soğutmadan devam ediyor!
Devamını oku »Aki Kaurismäki için Leningrad Kovboyları hiç kuşkusuz filmografisinde en önemli noktalardan birini işgal etmektedir. Buradaki sinemasal tercihleri, kendisinin sonraki projelerinin de pek çoğuna sinmiştir.
Devamını oku »Sound of Noise, müzikle bir oyuncak gibi oynayan ve arayışlarının peşinden koşarken engel tanımayan 6 yetenekli müzisyenin isyan hikayesi.
Devamını oku »Hae-jun Lee’nin kısa ama öz filmografisinin doruk noktalarından biri hiç kuşkusuz Castaway On The Moon… BenX ve Castaway kabilindeki pek çok hikayenin evliliği ile ortaya çıkan filmin en büyük artılarından biri de lezzetli görüntü yönetimi.
Devamını oku »World on a Wire, misafir koltuğunu TV karşısına kurup pek çok bilim kurgunun beslendiği noktalara parmak basıyor.
Devamını oku »2006 Norveç İzlanda ortak yapımı Den brysomme mannen (The Bothersome Man), usulünce bir kapitalizm sorgusu…
Devamını oku »Superjail, şiddetin ne kadar basitleştiğinin ve insanların ne kadar küçük sebeplerle şiddete sarılarak deşarj olduğunun dolaylı bir sözcüsü.
Devamını oku »Kowalski… Kimilerine göre gerçek bir kahraman, kimilerine göre ise kelimenin tam anlamıyla Don Kişot. Onun yoldaşlığını yapan ve kahramanlığında asıl pay sahibi olan 1970 model Dodge Challenger ise, onun biricik Rosinante’si!
Devamını oku »70’ler fantastik b filmleri söz konusu olduğunda Maskeli Şeytan’ın adı çok sık zikredilmez fakat sinemamızda maskelileri –daha fazla- görmemize vesile olduğunun da altını çizmek gerekir.
Devamını oku »İstanbul Modern Sinema’da gösterim şansı elde eden I'm Here, aynı zamanda Spike Jonze’un bu zamana kadar yaptığı işlerin kaba bir özeti…
Devamını oku »The Lord Of The G-strings, arkadaş mavralarında dönen ortalama bir esprinin, hız alınamayıp video filme kaydedilmiş hali gibi!
Devamını oku »İlk animasyon filminden de hatırlayacağımız Loc-Nar, burada devreye giriyor ve madenci Tyler'ı gözü dönmüş bir canavara çeviriyor.
Devamını oku »Heavy Metal, dönemin animasyon filmlerinin yaş skalası söz konusu olduğunda, türdeşlerine oranla mevcut sınırları hayli genişleten bir örnektir.
Devamını oku »The Misfortunates, sulu göz bir drama dakikalarca malzeme çıkarabilecek bir konuyu, kara bulutların ardına gizlenmeden işlemeyi başarıyor.
Devamını oku »MirrorMask'a benzeyen Metropia, hem distopya meraklılarını hem de animasyonseverleri cezbedebilecek başarılı bir yapım.
Devamını oku »Hem aksiyon, hem şiddet, hem de mizah dozu bakımından Boogie, örneğine pek az rastlayabileceğiniz bir uzun metraj animasyon.
Devamını oku »Rammbock, son bir kaç yılda beyazperdede adeta takıntı haline gelen "gerçekçilik" arayışının baskı arasına sıkıştırılan bir örneği.
Devamını oku »