Moon'un bilim-kurgusal hikâyesi derin bir sistem eleştirisi içeriyor. Sarang üssünün sahte, steril beyazlığı, kirli kapitalizmin pazarlamayla tüketimi arttırmak için yarattığı sahte duyguları vurguluyor adeta.
Istoria 52, genç bir yönetmenin uyuşturucu ya da içki etkisi altındayken çok parlak olduğunu düşündüğü bir fikri 96 dakikalık oldukça zorlayıcı bir sinema deneyimine dönüştürmesi.
Rus Usulü Fantastika “Biz sizin zamanınızda böyle miydik?” derler. “Biz iki yıl askerlik yaptık” derler. “Büyüklerimizin yanında bacak bacak üstüne atamazdık, sigara içemezdik” derler. Sonra da bitirici darbeyi vururlar: “Yok, bu yeni nesil adam olmaz.” Dedeler, ninelerdir onlar. İyi niyetlidirler belki ama
Çok da uzak olmayan bir gelecekte, büyük depremlerle başlayan felaketler iklimi değiştirmiş, Güneş kalın gri bulutların ardında görünmez olmuş, buna bağlı olarak bitki ve bitkileri yiyerek beslenen hayvanların sonu gelmiştir. İnsanlığın tükenişi ise yavaş ve ızdıraplı bir can çekişme şeklinde olmakta, sona
[box type=”shadow” align=”” class=”” width=””] Tematik Film İncelemeleri: Öteki Filmlerin Politik Potansiyeli Geceyarısı filmleri, b-movie’ler, istismar filmleri, ucuz filmler… şüphesiz öteki filmler dediğimiz zaman böyle başlıklar altına giren filmleri algılıyoruz. Öteki sinema altında buluşan filmlere sahip çıkma nedenlerimiz çok farklı. Onları eğlenceli
The Black Hole enterasan hikayesine rağmen bir dizi bahtsızlık sonucu vasatın altında kalan bir bilim kurgu filmi olarak sinema tarihindeki yerini alıyor.
Kült klasik Village of The Damned'den 4 yıl sonra çekilen Children of The Damned, bir devam filmi olmaktansa, daha çok ilk filmin bağımsız bir yeniden uyarlaması.
Dabbe 2 korkutmuyor ancak bir seyirci olarak sinirlerinizi bozuyor, nefretinizi kazanıyor. Dabbe gibi eğlenceli bir yapısı, bir sebep sonuç ilişkisi yok.
James Cameron’un fantezi dünyasına seyahat… Yılın en çok beklenen filmi Avatar’a sonunda kavuştuk. Hem de ne kavuşma. Daha şimdiden kendi fanlarını yarattı bile. Peki şu görsellik büyüsünden bir an için kurtulup filmi incelemeye kalkarsak? Ortada acaba Cameron’un klasikleşen Alien’ı ya da Terminator’ü
Mad Max‘den sonra en sevdiğim distopik aksiyon filmlerinden biri olan 1981 tarihli Escape from New York / New York’tan Kaçış‘ı tanıtmak istiyorum sizlere. Gerçi kült mertebesine ulaşmış bu şahane seyirliği duymamış bir öteki sinemasever var mıdır bilmiyorum. Varsa da hemen titreyip en yakın