Lifeforce (1986)
Tobe Hooper'ın yönettiği Lifeforce, hayal gücü olarak bambaşka bir kafada, adeta vites değiştirip uçuyor finale doğru!
alt kültür sinema yayını
The Bounty (1984)
1984 yapımı bir İngiliz tarih/denizcilik filmi olan The Bounty, tarihteki ünlü Bounty gemi isyanıyla ilgili yapılmış 5. filmdir.
The Goonies (1985)
The Goonies, keyifli ve masumiyetini kaybetmemiş 80’lerden kalan bir macera. O zamanlarda çocuk olmanın ne demek olduğunu hatırlamak istiyorsanız...
Laputa Castle In The Sky (1986)
Hayao Miyazaki imzalı efsanevi anime Laputa Castle In The Sky, usta ile tanışmak isteyenlerin ilk izlemesi gereken yapımdır.
Quest For Fire (1981)
Türünün tek örneği denebilecek Quest For Fire için en iyi tanım, A Space Odyssey'in ilk 15 dakikasının bütün bir filme yayılmış hali olabilir.
La Residencia / The House That Screamed (1969)
La Residencia, lezbiyen eğilimler, katı eğitmen, güzel kızlar, çıplaklık, karanlık atmosfer gibi özellikler barındıran bir eurohorror örneği.
The Descent (2005)
Neil Marshall’ın kült filmi Dog Soldiers‘tan 3 yıl sonraki marifeti The Descent, birçok açıdan ilkinin kardeş filmi gibi.
Pulling John (2009)
Birçok festivalde resmi seçkiye katılan Pulling John filmini özellikle çocukluğunda Over The Top'ı izlemiş olanlara şiddetle tavsiye ediyoruz.
Vanishing Point (1971)
Kowalski… Kimilerine göre gerçek bir kahraman, kimilerine göre ise kelimenin tam anlamıyla Don Kişot. Onun yoldaşlığını yapan ve kahramanlığında asıl pay sahibi olan 1970 model Dodge Challenger ise, onun biricik Rosinante’si!
Aal (2010)
İran yapımı Aal güçlü bir fantastik sinema örneği değil ama bu kadar dar alandan zaten böyle bir film çıkmasına da imkan yok.
Versus (2000)
2000 yapımı Versus, çılgın Japon filmlerini sevenleri mest edecek, kılıç ve silah sesleriyle bezeli hoş bir seyirlik.
Hotaru no haka / Grave of the Fireflies (1988)
Akiyuki Nosaka’nın aynı adlı kısmi otobiyografisinden uyarlanan Grave of the Fireflies, bir vicdani hesaplaşma niteliği taşır.
Unhinged (1982)
Unhinged, 80'lerin kıyıda köşede kalmış, hatta unutulmaya yüz tutmuş slasherlarından biri. Meşhur Video Nasties listesinde de adı geçiyor.
Maskeli Şeytan (1970)
70’ler fantastik b filmleri söz konusu olduğunda Maskeli Şeytan’ın adı çok sık zikredilmez fakat sinemamızda maskelileri –daha fazla- görmemize vesile olduğunun da altını çizmek gerekir.
I Am Number Four / Ben 4 Numara (2011)
I Am Number Four, gezegenleri yok edilirken son anda kaçarak kendilerini kurtaran dokuz uzaylı gencin öyküsünü anlatıyor.
Modern Times (1936)
Modern Times, ekonomik buhran sonrası yaşanan işsizlik ve modern makinelerin insanı nasıl da kötücül bir savaşın içine çektiğini anlatıyor.
John Carpenter’s The Ward / Koğuş (2010)
John Carpenter The Ward ile nihayet aramızda. Arada MoH için çektiği iki kısayı saymazsak ustadan en son 2001 tarihli Ghosts of Mars’ı izlemiştik.
The Lost World (1925)
Sessiz sinema döneminin en büyük ve en önemli şaheserlerinden biri The Lost World… 1925 yılında, daha çok Sherlock Holmes hikayeleriyle bildiğimiz ünlü yazar Arthur Conan Doyle’un romanından beyaz perdeye uyarlanmış; dile kolay Jurrasic Park’ın aynı adlı devam filminden 70 sene önce! Dinazorlar
Mononoke-Hime / Princess Mononoke (1997)
Her şeyi kenara bırakıp neler kaybettiğimizi bir kez daha, bu defa nefretle örtülmemiş gözlerle görmek istiyorsanız Princess Mononoke burada.
The Lord Of The G-strings: The Femaleship Of The String (2003)
The Lord Of The G-strings, arkadaş mavralarında dönen ortalama bir esprinin, hız alınamayıp video filme kaydedilmiş hali gibi!
Ugetsu (1953)
Japon korku filmi denildiğinde aklınıza Ring, Ju-on ya da Audition gelmesin. Ugetsu, son derece naif ve şiirsel bir hayalet filmi.